Etnisite ve Milliyetçilik-Antropolojik Bir Bakış

Etnisite ve Milliyetçilik-Antropolojik Bir Bakış: Thomas Hylland Eriksen

Etnisite-Milliyetçilik

Etnisite ve Milliyetçilik-Antropolojik Bir Bakış” yeni nesil, önemli bir antropolog olan Eriksen’in kaleminden çıktı. Etnisite, ırk, ulus, yerlilik, kültür ve milliyetçiliğin yaratılmasını anlatmaktadır. Dili oldukça yalın ve hemen her düzeyde okuyucuya hitap eden bu kitap alanında yazılmış önemli bir eser.

Milliyetçilik modern toplumların bir ürünü. Elbette tarihte de bazı etnik algılar vardı. Ancak bunun büyük kitleleri harekete geçirecek güze ulaşması sanayileşme, göç, ulus devletlerin kurulması ve küreselleşmeyle oluşmuştur. Birçok teorisyen gibi Eriksen de milliyetçiliğin inşa edildiğini, güçlendirilebildiğini, şekil değiştirebildiğini iddia etmektedir. İnsanın ve toplumun doğal bir eğiliminden ziyade aklı ve çoğu zaman da duygularıyla kurguladığı bir çeşit ideoloji. Yazar bu ve benzeri onlarca konuyu, çok uzatmadan, örneklerle açıklamaktadır. Çok sayıda alt başlık kullanması konunun anlaşılmasını sağlamış ve eseri eğlenceli hale getirmiş.

Dünya'da silahlı çatışmalar

Modern bireyin özgürleştiği söylenirken köleleşen bir tür robota dönüştüğünü görmekteyiz. Kabilelerin, dinlerin, ailelerin etkisini aşağılayan modern kültür bunun yerine devletin, popüler Batı kültürünün, modanın ve daha sayısız kültürleme ajanıyla beraber bireyleri ve toplumları şekillendirmektedir. Ulus-devletler bu konuda önemli bir şekillendirici görevine sahiptir. Meşruiyetini sağlamak için vatandaşlarında bir etnik-ulus-vatandaşlık bilinci yaratmak zorundadır. Bu noktada en sık üretilen şeylerden biri milliyetçiliktir. Diğer yandan bu kimliği kabul etmeyen alt-kimlikler ise sıklıkla ezilmekte ve yok sayılmaktadır. Dünya genelinde yaşanılan savaşların çok büyük bir kısmı maalesef etnik sebeplere dayanmaktadır. Günümüzde de Dünya yeniden bir milliyetçi, aşırı-sağ uyanışın şafağındadır.

Eriksen’in bu çalışmasında sosyoloji ve antropolojinin iri kıyım hemen her konusuna girilmiştir. Etnisite, milliyetçilik ve kültür tabiatı gereği bu çeşitliliği desteklemektedir. Diğer yandan ABD’den Alman ulusçuluğuna, Afralı yerlilerden Avrupalı Müslüman göçmenlere geniş bir yelpazede örneklerini sıraladığı için okuyucuda merak uyandırmaktadır. Bu sebeplerle milenyum öncesi Dünya’nın genel bir ahvalini sunmaktadır.

“Etnisite ve Milliyetçilik-Antropolojik Bir Bakış” her ulus-devlet vatandaşının okuması gereken değerli bir çalışma. En azından bu tür eserler belli dönemler nasıl bir “sosyal mühendislik” çalışmasının kurbanı olduğumuzu anlama imkanı verir!

Bir cevap yazın